6 Haziran 2016 Pazartesi

BİR DAHA YÜZÜMÜ GÖRMEYECEKSİN



Merhabalar,

Uzun zamandır sizlere kitap önerisinde bulunmamıştım. Birkaç aydır eskisi kadar kitap okuyamıyorum. Zaten okuduğum her kitabı blogda paylaşmak istemiyorum. Çok beğendiğim, etkisinde kaldığım, ve hayatımdan bir parça bulduğum kitapları tavsiye etmek daha çok hoşuma gidiyor.

Bu kitapta ilk ilgimi çeken, yazarın bir çok kafede cam kenarında yazdığı bölümler oldu. Çünkü bende kafeleri keşfetmeye gittiğimde hep bu koltukta kimler oturdu, kimler ne hayaller kurdu, belki biri bu masada şiir yazdı, ilk kez sevdiğinin elini tuttu diye düşünürüm. Hatta bazen küçük küçük notlar tutarım. Belki benim notlarımda ilerde bir kitap olur :) 

Kitap ilk başta sıkıcı geliyor. Ama içinizden bir yanınız devam et diyor. Tabii birde okurken şu yazıyı şurada yazarım, İnstagram'da şu fotoğrafın altına eklerim diyorsun. Bu yüzden kitabı okurken cümlelerin altını çizmek için bir kalem bulundurun.

Yazarın cümleleri akıcı ve oldukça vurucu. Konuda bütünlüğü kitap boyunca sürdürmesi de tebrik edilesi gerçekten.

BİR DAHA YÜZÜMÜ GÖRMEYECEKSİN; her yazısına bir şarkının eşlik ettiği, ayrılık üzerine yazıların olduğu keyifli, aşk dolu, melankolik bir kitap.

Keyifli okumalar...


Kitabın arka yazısıyla veda etmek istiyorum...

Ben her şeyi yazdım. Seni, beni, akıttıklarımızı, kandırdıklarımızı, utandırdıklarımızı...

Ben her şeyi yazdım. Yolumdan yürüyerek değil  koşarak peşime düşen sevdanı da...
Gözlerini kapatarak sevişen bir adam tanıdım. Onunla gözleriyle sevişen bir kadın tanıdım. Ve aynı rüyayı aynı uykuda paylaşan iki kişi tanıdım...

SEN VE BEN

Sen ve ben aynı yastıkta ölebilirdik öyle demiştik. Hatırladım...
Ne zaman ki aşk kapıya dayandı, hesap sormaya başladı. Konuşulacak hali kalmadığını anladı. Aldı başını düştü yollara. Şehirleri dolaştı. Belki kalbine bir şahit aradı belkide bir suç ortağı. Ama dahada yalnızlaştı.

Kah trende, kah vapurda, kah bir kafede. Hep bir şarkı vardı dilinde, nihavend. Kulaklarında çınlıyordu sesler. Sözler duyuyordu seslerden. Durmuyor, cümleler kuruyordu.

'' Susturun şu çalgıları, ona bir YALAN söyleyeceğim...'' Diyordu. Anıları bir türlü unutamıyordu...

Terk etmişti ama vazgeçememişti. Ölesiye özlemişti. İçinden bir çığlık attı. Çığlık dağıldı, paramparça oldu. Onlarca cümleden geriye tek bir söz kaldı, Oda son sözü oldu.

 ''BİR DAHA YÜZÜMÜ GÖRMEYECEKSİN''

      YAZAR       : SEDA ÖZAY
                 YAYIN EVİ: POSTIGA                

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder